Estağfirullâhe Ve Etûbu İleyh Zikrinin Fazileti

16.02.2021
7.207
Estağfirullâhe Ve Etûbu İleyh Zikrinin Fazileti

Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın ismiyle…

Hamd, -âlemlerin rabbi olan- Allâh’a mahsustur. O’na hamd eder, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve amellerimizin kötülüğünden O’na sığınırız. O’nun hidâyete erdirdiğini hiç kimse saptıramaz, saptırdığını ise hiç kimse hidâyete erdiremez. Şehâdet ederim ki, Allâh’tan başka ibâdete lâyık hiçbir ilâh yoktur. Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed sallallâhu aleyhi ve sellem O’nun kulu ve Rasûlü’dür.

Bundan sonra:

أَسْتَغْفِرُ اللَّهَ وَأَتُوبُ إِلَيْهِ

“Estağfirullâhe Ve Etûbu İleyh”

Bu zikir, Allâh Azze ve Celle’nin çok değerli kıldığı ve kulun günahlardan bağışlanma isteğini ifâde eden zikirlerden biridir. “Allâh’tan mağfiret dilerim ve O’na tevbe ederim” mânâsına gelmektedir. Açıklaması ise kısaca şeyledir:

أَسْتَغْفِرُ اللَّهَ Allâh’ım beni bağışla. Günahlarımdan, ihlâs ve takvâmdaki eksiklikten ve azlıktan dolayı ötürü beni affet. Bana acı ve merhamet et. Günahları bağışlayan ve kullarını affedebilecek olan ancak sensin.

وَأَتُوبُ إِلَيْهِ Allâh’ım sana tevbe ediyouim. Tüm günahlarımdan, içinde bulunduğum gafletten, ibâdetlerimdeki eksikliklerden ötürü tevbe ediyorum.

Allâh Azze ve Celle kullarından tevbe istiğfar etmeleri isteyerek şöyle buyurmuştur:

وَاسْتَغْفِرْ لِذَنْبِكَ وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ بِالْعَشِيِّ وَالْاِبْكَارِ [المؤمن: ٤٠/٥٥]

“Günahın için mağfiret dile; akşam ve sabah Rabbini hamd ile tesbih et.” [el-Muminun: 40/55]

Böylesi muazzam mânâları içeren bu zikrin faziletleri ve kullara olan faydaları şöyledir:

اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ التَّوَّاب۪ينَ وَيُحِبُّ الْمُتَطَهِّر۪ينَ [البقرة: ٢/٢٢٢]

“Şüphesiz ki Allâh, çokça tevbe edenleri sever ve temizlenenleri de sever.” [el-Bakara: 2/222]

İbn Ömer radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

عَنِ ابْنِ عُمَرَ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «مَنْ اسْتَغْفَرَ اللَّهَ غَفَرَ لَهُ.» [(حديثٌ حسنٌ:) والترمذى (٣٤٧٠) والطبراني(٢٩٢١) …]

“Her kim istiğfar ederse Allâh onu bağışlar.” [(HASEN HADÎS:) Tirmizî (3470); Taberânî (Evsat: 2921)…]

İbn Abbâs radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «مَنْ لَزِمَ الِاسْتِغْفَارَ، جَعَلَ اللَّهُ لَهُ مِنْ كُلِّ ضِيقٍ مَخْرَجًا، وَمِنْ كُلِّ هَمٍّ فَرَجًا، وَرَزَقَهُ مِنْ حَيْثُ لَا يَحْتَسِبُ.»[(حديثٌ صحيحٌ:) رواه وأبو داود (١٥١٨) وابن ماجه (٣٨١٩)…]

“Allâh’u Teâlâ, istiğfara devam eden kimsenin her sıkıntısı için bir çıkış yolu ve her keder için bir ferahlık sağlar. Onu hiç beklemediği bir yerden rızıklandırır.” [(HASEN HADÎS:) Ebû Dâvûd (1518); İbn Mâce (3819)…]

Ebû Hureyre radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «وَاللَّهِ إِنِّي لَأَسْتَغْفِرُ اللَّهَ وَأَتُوبُ إِلَيْهِ فِي اليَوْمِ أَكْثَرَ مِنْ سَبْعِينَ مَرَّةً.» [(حديثٌ صحيحٌ:) رواه البخارى (٦٣٠٧) والترمذى (٣٢٥٩)…]

“Vallâhi ben günde yetmiş defadan fazla Allâh’tan mağfiret diler ve O’na tevbe istiğfar ederim.” [(SAHÎH HADÎS:) Buhârî (6307); Tirmizî (3259)…]

El-Eğarr el-Atekî radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

عَنِ الْأَغَرِّ الْمُزَنِيِّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «إِنَّهُ لَيُغَانُ عَلَى قَلْبِي، وَإِنِّي لَأَسْتَغْفِرُ اللَّهَ، فِي الْيَوْمِ مِائَةَ مَرَّةٍ.» [(حديثٌ صحيحٌ:) رواه مسلم (٢٧٠٢) وأبو داود (١٥١٥)…]

“Şüphesiz benim kalbim perdelenir ve muhakkak ben bir günde yüz defa Allâh’tan mağfiret diliyorum.” [(SAHÎH HADÎS:) Müslim (2702); Tirmizî (1515)…]

İfâde edildiği üzere, her kim Allâh Azze ve Celle tarafından sevilen bu zikri, günde en az yetmiş ya da yüz defa zikrederse, -inşeAllâh- geçmiş günahları bağışlanır ve seyyie kirlerinden arınır; sıkıntıları giderilir, dünyâ ve âhiret ferahlığa çıkar.

Kaynak

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.